Birbirinden çok farklı görünen yoga ve mimarlık pratikleri arasında bir bağlantı olduğu başlangıçta algılanmayabilir. Eğitim sürecinden pratiğe problem çözme becerisinin geliştirildiği, denge, ritim, hareket, boşluk, araştırma, esneklik gibi kavramlar üzerine araştırma yapan, nihai bir ürün çıkarmanın ötesinde tüm sürecin bir anlam araştırması olarak değerlendiren bu iki pratiğin beden-mekan-zaman düzlemlerinde refleksleri her iki pratiğin gelişimi için birbirinden öğrenme fırsatı olduğunu gösteriyor. Atölye çalışması, fiziksel, zihinsel ve manevi bir yaklaşımla mekanı deneyimlemenin alternatif yollarını disiplinler arası kolektif çalışmayla araştırmayı hedefliyor. 

​

Atölye, yürütücünün yoga-mimarlık çalışmalarına dair bilgilendirme ile başlayacak,  oryantasyon ve çizime dayanan meditatif bir çalışmayla devam edecek. Başlangıçta değinilen temel kavramlar ışığında İPA Kampüs’ün mekansal varlığının beden duyumsamaları ile deneyimlemeyi amaçlayan bir yürüyüş meditasyonu ve kürsüsüz olarak yapılacak katılımcı bir sohbetle sona erecek. 

​

Atölye çalışmasının ilk 40 dakikası tanışma ve bilgilendirme ve beden duyumsamaları, oryantasyon ve çizime dayanan bir yoga-meditasyon pratiğinden, son 40 dakikası ise  yürüyüş meditasyonu ve deneyim paylaşımından oluşuyor. Atölye içeriği ve akışı deneyime dahil olacak herkesin önerilerinin değerlendirilebileceği esnek bir yapıda kurgulanıyor. 

 

Notlar:

​

- Dilediğiniz türde ve boyutta çizim yüzeyi ve kalem getirilebilirsiniz. Kullanıp-kullanmama durumu ise atölye esnasında belirlenecektir.

- Klasik bir yoga pratiği olmayacağı için gündelik, kendiniz iyi ve rahat hissettiğiniz, ortama göre konforunuzu sağlayacak kıyafetler giyilmesi tercih edilmektedir.

- Atölye açık havada gerçekleşeceği için hava koşullarını göz önüne alarak kıyafet tercihi yapmanız gerekmektedir.

- Kontenjan 15 kişi ile sınırlıdır.